Gigigo: Tuncay TUNÇKOL
Tuncay Tunçkol Kimdir? Gigigo’nun Mimarı, Estetiğin Sessiz Devrimcisi
Tuncay Tunçkol, sıradan hayatların içinden doğmuş; ama asla sıradan kalmayı kabul etmemiş bir ruhtur. Girişimci kimliğinin çok ötesinde, tasarıma duyduğu saygı, zamana karşı geliştirdiği sezgi ve duyguyla şekillenen yaklaşımıyla adını sadece iş dünyasına değil, estetik dünyasına da yazdırmıştır. Onun hikâyesi; sabırla bekleyen bir fikrin, doğru anda bir vizyonerle nasıl çiçek açabileceğinin eşsiz örneğidir. Ve o fikir, adıyla bile merak uyandıran; anlamı, sadeliği ve hissiyle hayatlara dokunan bir markaya dönüştü: Gigigo.
Başlangıcın Ötesinde Bir Başlangıç
2016 yılında, sıradan bir günün olağan akışı içinde Tuncay Tunçkol, bir gün hayata geçeceğine inandığı bir ismi tescil ettirdi. Bu isim: Gigigo. O dönem kimse bu ismin neyi temsil ettiğini bilmiyordu. Hatta belki Tunçkol bile… Ama içten içe bildiği bir şey vardı: Bu isim bir gün, sadece bir marka değil; bir anlam taşıyacak, bir duygu yansıtacak, bir felsefeyi temsil edecekti.
Gigigo adı yıllar boyunca rafa kaldırıldı. Unutulmadı ama bekletildi. Çünkü Tuncay Tunçkol, her şeyin bir zamanı olduğuna inanıyordu. Zamanı gelmeden doğan fikirlerin yalnız kalmaya mahkum olduğunu biliyordu. Bu yüzden acele etmedi. Bu, onun vizyonunun ve stratejik sabrının ilk göstergesiydi.
Gigigo: Sessizliğin Görkemi
Yıl 2025 olduğunda, Tunçkol artık yalnız değildi. Yol arkadaşı Turgay Kul ile birlikte, yıllar önce tohumları atılan bu isme can vermeye karar verdiler. Tescil işlemleri yapıldı. Marka: 2025/064371, Tasarım: 2025/003705 numarasıyla resmi olarak hayata geçti. Ama bu bir lansman değil, bir doğuştu. Bir markanın değil, bir felsefenin doğuşu.
İlk ürün olarak Gigigo, doğal ladin masifinden üretilmiş, tamamen el işçiliğiyle şekillendirilmiş bir ahşap mumluk ve ampul formunda cam kokuluk ortaya koydu. Bu ürün; bir eşya değil, bir deneyim; bir obje değil, bir anı taşıyıcısıydı.
Gigigo’nun ilk koleksiyonu sınırlı üretildi. Her bir parça, ayrı bir seri numarasıyla özel hale getirildi. Satış için süre sınırı konuldu. Çünkü Tuncay Tunçkol için asıl mesele, çok satmak değil; doğru insanlara ulaşmaktı. Her bir ürün, makineden değil, ruh katan ellerden doğdu. Her biri bir zamanın, bir duygunun, bir hatıranın içinden çıkmış gibiydi.
Tuncay Tunçkol’un Tasarıma Bakışı
Tunçkol, tasarımı bir görsellik değil, bir sezgisellik olarak yorumlar. Onun için bir obje, güzel olduğu için değil; hissettirdiği için değerlidir. Gigigo'nun doğasında da bu anlayış vardır. Doğallık, sadelik ve duygusallık… Bu üç temel ilke, Tunçkol’un tüm üretim anlayışının merkezinde yer alır.
Bu nedenle Gigigo ürünleri:
Makine değil insan eli değmiş yüzeylerden oluşur.
Kusursuzluk değil, karakter taşır.
Sade görünür, derin anlam taşır.
Her bir Gigigo, adeta bir sanat eseri gibi tasarlanır. Sadece kullanılmaz; bakılır, koklanır, hissedilir. Tuncay Tunçkol, sadece bir ürün tasarlamaktan fazlasını yapar: İnsanlarla bağ kuracak duygusal objeler yaratır.
Ahşabın Ve Işığın Dansı
Tuncay Tunçkol’un Gigigo ile sunduğu ürün, yalnızca dekoratif bir obje değildir. Masif ladin ağacı, pürmüzle yakılmış yüzeyi, cam ampul formu ve içindeki özel koku çubuğu ile birlikte, Gigigo; görme, dokunma ve koklama duyularına aynı anda hitap eden bir tasarımdır. Bu deneyim çok boyutludur. Bu yüzden bir Gigigo ürünü, yalnızca “kullanılmaz”; hissedilir, yaşanır, hatırlanır.
Bu eşsiz yaklaşım, Tunçkol’un doğaya olan saygısıyla birleşir. Kullandığı malzemeler sürdürülebilir, kimyasallardan arındırılmış ve tamamıyla doğayla uyumludur. Gigigo Straw Oil gibi doğal bakım ürünleriyle bu yaşam döngüsü korunur.
Dijital Ruh: Gigigo’nun Sanal Evi
Gigigo’nun sadece fiziksel değil, dijital olarak da benzersiz olması gerekiyordu. Tuncay Tunçkol bunu da öngördü. Sıradan bir e-ticaret altyapısını yeterli bulmadı. Yapay zekâ destekli, duygusal bağ kurabilen, sade ama etkileyici bir dijital vitrin hayal etti. Ve bunu hayata geçirdi.
Gigigo’nun web sitesi, yalnızca ürünleri listeleyen bir platform değil; markanın ruhunu taşıyan bir alandır. Bu platformda gezinen herkes, markayla içsel bir bağ kurar. Tuncay Tunçkol, dijital dünyanın soğuk yüzünü, duygularla ve tasarımla ısıtmayı başarmıştır.
Ulaşılmazlığın Sanatı
Tunçkol’un stratejisi açık: Herkesin değil, hissedenlerin markası olmak. Bu nedenle Gigigo ürünlerine her yerden ulaşılmaz. Her sezon sınırlı sayıda üretilir, her seri ayrı bir kimlik taşır. Her bir kullanıcıya, yalnızca bir ürün değil, bir ayrıcalık sunulur.
Ulaşılmaz olmak, zor bulunmak değil; kolay unutulmamak demektir. Tuncay Tunçkol, markasını bu ilkeye göre konumlandırır. Bu da onu pazarda rakipsiz bir konuma taşır.
Geleceğe Atılan İmza
Gigigo’nun ilk koleksiyonu, sadece bir başlangıçtır. Tunçkol’un öngörüsü, bu markanın gelecekte:
Farklı malzemelerle,
Yeni formlarda,
Aynı ruhta üretilen ürünlerle genişleyeceğini öngörür. Her bir ürün sınırlı sayıda olacak, her seri özel bir temaya sahip olacak ve yine sadece gerçek bağ kurmak isteyenlerle buluşacaktır.
Bu yaklaşım, Tunçkol’un ticari değil, kültürel bir iz bırakma hedefinin göstergesidir.
Bir İnsan, Bir Ruh, Bir Marka
Tuncay Tunçkol; sadece bir girişimci, sadece bir tasarımcı ya da sadece bir marka sahibi değildir. O, estetikle duygunun buluştuğu yerde yürüyen; sabırla, tutkuyla ve sezgiyle yol alan bir sanatçıdır. Gigigo, onun imzasıdır. Ve bu imza, bir yaşam tarzına, bir hissiyata ve bir felsefeye dönüşmüştür.
Gigigo, onun kelimesiyle değil; sessizliğiyle konuşur. Tuncay Tunçkol’un en büyük başarısı da budur: Sessiz ama derin izler bırakmak.
Gigigo. Anlamı Olan Her Şeyin Başlangıcı.
Kurucu / Tasarımcı : Tuncay TUNÇKOL